“Arabayla Avrupa Turu” Arabayla Meteora-Kalampaka, Metora Manastırları Gezisi- 10 Ağustos Pazartesi Yolculuğumuzun 2. Günü
Gerçek yolculuk; aynı gözlerle yüz değişik ülkeyi dolaşmak değil, aynı ülkeyi yüz değişik gözle görmektir. – Marcel Proust–
GERÇEK ELLER
Bir öğle sonrası nedensiz yitti
(belki de götürüldü)
Mutfak masasının üstünde bırakmıştı yün eldivenlerini
İki kesik el gibi.
Kansız, tepkisiz, sessiz
Ya da
Kendi ellerinin aksine,
eski sabrının ılımlı havasıyla
biraz şişmiş,
kabarmış.
Oraya, yitmiş parmaklar, yün parmaklar arasına arasına
zaman zaman,
bir dilim ekmek koyduk ya da çiçek
ya da şarap bardaklarımızı.
Hiç olmazsa kesin olarak biliyorduk ki
Kimse zincir vuramaz eldivenlere.
Yannis Ritsos Şiiri ( Yunanistan.1909 – 1990)
Çeviri : Kenan Gülbağ
Tychero’dan Arabayla Meteora Kalampaka’ya
Avrupa ve Balkanlar Gezi Rotasında yolculuğumuzun ilginç bölümleri başlıyor. Arabayla Balkanlar Seyahatinde bugün istikamet Yunanistan’ın Gezilecek Yerlerinden Kalampaka’nın eteklerinde yer aldığı heybetli Meteora Kayalıkları ve bu kayalıkların üzerinde bulunan Meteora Manastırları. Yolumuz yine uzun, 570 km. ancak 70 km si dışında hepsi otobanda geçecek o yüzden rahat bir yolculuk olacağını tahmin ediyoruz. Yine de Meteora Manastırları nın açık olduğu saatleri kaçırmamak için erkenden yola koyulmalıyız.
Sabah saat 8.15 gibi Arabayla Balkan Ülkeleri Meteora-Kalampaka Yolculuğu başlıyor. Yunanistan otoyol ücreti olarak gişelerde Selanik’e kadar üç kere 2,40 €, Selanik’ten sonra yaklaşık 180 km lik mesafede ise ilk gişede 1,20 €, ikincisinde 2,40 € ödeme yapıyoruz. 2019 Yunanistan Otoyol Ücretleri hakkında ayrıntılı bilgiye tıklayarak ulaşabilirsiniz. Sınırı geçmeden doldurduğumuz depomuzda yakıtımız az kaldı. Petrol istasyonu işareti görünce otoyoldan ayrılıyoruz fakat görünürde benzin istasyonu falan yok. İlerde bir kahve gibi yer var ve yol bir kez daha ikiye ayrılıp bir yol evleri görünen köye devam ederken diğer yolda dağa sarıyor. Durup kahvede oturanlardan yardım alıyoruz. İngilizce bilen bir delikanlı dağa giden yolu izlememiz gerektiğini söylüyor. Dediğine göre pek uzak değilmiş istasyon. Neyse birkaç dönemeç gidince hedefe varıyoruz.
Genç bir hanım kızımız bize pompadan benzin veriyor. Yunanistan’da benzinin litre fiyatı 1,539 €. Artık içimiz rahat, bilmediğin yerde yollarda kalmanın stresini attık kafamızdan yolumuza devam edebiliriz. Gördüğünüz gibi Yunanistan otoyolu üzerinde petrol istasyonu bulunmuyor. Benzin almak için otoyoldan çıkmanız gerekiyor. Gece olunca onlarında kapalı olduğunu hatırlatalım. Benzininizi gündüzden alın.
Arabayla Avrupa Gezisinde Grevena’dan sonra Trikala yönünde otoyoldan ayrılınca yol hem dar, hem iki yönlü kara yolu ve dağ yolu olması sebebi ile biraz virajlı. Böyle yaklaşık 70 km gidiyoruz. Yol boyunca köyler var, köylerde de yaşam. Köylerde yakıt istasyonlarının da olduğunu görünce boşuna kaygılandığımızı anlıyoruz.
Kalabak suyundan içeriz, Kalabaka’ya gideriz.
Balkanlar Gezi Notlarımızda”Kalabaka, Kalampaka veya Kalambaka” olarak söylenen kasabanın isminin Türkçe’den gelmekte olduğu yazılı. Tepe ya da dağ sırtlarında kaleye benzeyen toplu kayalar ve “kale mpak” güçlü kale anlamına gelmekteymiş. Bölgeye yaklaştıkça muazzam derecede etkileyici kayalıklar görünmeye başlıyor.
Arabayla Balkanlar Turu Tychero- Meteora-Kalampaka Gezisini güzel bir şekilde tamamlayarak öğleden sonra iki buçuk gibi henüz manastırlar turist ziyaretine kapanmamışken Kalampaka’ya varıyoruz ve otele gidişi akşama bırakıp hemen yolumuzun üstündeki Meteora Manastırları nı gezmeye koyuluyoruz.
Yunanistan Gezi Rehberimize göre nüfusu 12.000 olan Kalampaka kasabasının yanındaki muhteşem kayalıklar milyonlarca yıl içinde rüzgarın, yağmurun, depremlerin kısacası doğanın eseri sonucu oluşmuş, inanılmaz güzellikte yeryüzü şekilleri. Meteora havada asılı duran anlamına gelmekteymiş. Doğanın mucizesi bu ortalama 300 m yükseklikteki devasa kayalıkları ve yine onun kadar şaşırtıcı kayalar üzerinde yer alan manastırları görünce Meteora’nın ne demek olduğunu daha iyi anlıyoruz. Balkanlar Gezi Rehberimize göre 11. Yy’da bu kayalıklardaki mağaralara gelen ve Tanrı’ya daha da yakın olabilmek adına 13. Yy’da kayalıkların üzerine manastırlar inşa eden keşişler için burası aynı zamanda düşman saldırılarından, özellikle Türk akınlarından korunma, saklanma yeri de olmuş. Tabi o zamanın koşulları ile bu kadar yüksekliğe o manastırları nasıl inşa etmişler o da ayrı bir konu. Günümüzde yüzlerce merdiven inerek, binerek ulaştığımız manastırlara onlar asansör niyetine insan gücüyle çekilen halatlar ve sepetler kullanmışlar. İnşa edilen 24 manastırdan günümüzde 6 tanesi ayakta kalabilmeyi başarmış. Yüzyıllar öncesinde yalnızlık ve saldırılardan korunmak için yapılan beşinde rahiplerin birinde ise rahibelerin yaşadığı Ortodoks Manastırları günümüzde Yunanistan Gezisinin en popüler yerlerindendir.
Arabayla Meteora–Kalampaka Gezisi için Yunanistan hava durumu nasıl derseniz Ağustos Ayına özgü güneş tam manası ile kavuruyor. Dilinizi damağınıza yapıştıran bir hava.
Aziz Nicholas Anapafsas Manastırı
Ağaçların altında gölge bir yer bulup arabamızı park edip su mataralarımızı yanımıza alıyoruz. Meteora Gezi Notlarımıza göre 15.30’da ziyaretçilere kapanacağını bildiğimiz için ilk olarak gezmeye Meteora Manastırları ndan Aziz Nicholas Anapafsas Manastırından başlıyoruz. Meteora Manastırlarının Güncel Ziyaret Saatlerini yazımızın devamında bulabilirsiniz.
Önce patika yoldan döne döne tırmanıyoruz. Manastırın gölgesinde soluklanıp, sularımızı dikliyoruz. Biraz dinlendikten sonra merdivenlerinden çıkarak ulaştığımız manastır, alanı kısıtlı olduğundan enine yayılamamış ve bulunduğu kayanın her bir cm² si değerlendirilerek kaya ile birlikte yükseliyor. Manastıra girişte uzun etek vazifesini görecek kumaşı dolayıp bağcıklarını bağlıyorum belimin etrafında. Daha önce Meteora Gezi yazılarında uzun etek giymeyen hanımları manastıra sokmadıklarını okumuştum. Geleni geri çevir, geri çevir nereye kadar çareyi girişe bu pratik etekleri koymakta bulmuşlar anlaşılan. İyi de etmişler. Erkeklerin şortu uzun olduğundan ses çıkaran yok, hoş bana da bir şey söylemediler ya olsun saygıda kusur etmeyelim biz.
Arabayla Meteora–Kalampaka Gezi Rehberinde yazdığına göre manastır adını bir yoruma göre bağışçılarından almış, diğer bir yoruma göre ise yolda önünüze çıkan ilk manastır olduğu için hacılara ve ziyaretçilere dinlenme yeri olması ile alakalıymış. Dinlenme sözcüğü Yunancada anápafsi imiş. Nitekim Saint Nicholas Anapafsas Manastırı bizim içinde bir soluklanma yeri oluyor önce manastıra girmeden ağaçlıklı bölgede, sonrada terasında püfür püfür esen rüzgarı ile kendimize geliyoruz. Saint Nicholas Anapafsas Manastırında 14. Yydan kalma tavan ve duvar fresklerini görebilirsiniz
ve tabi ki terasında enfes bir Meteora Manastırları yanı sıra Meteora ve Kalampaka manzarası sizi bekliyor.
Bu manastır diğer manastırlara göre daha sıkışık alanda olmasından mıdır, yokuşunun dikliğinden midir turların gezi programında yok anlaşılan, ziyaretçileri bizim gibi turdan bağımsız gelen bir kaç kişi. O yüzden daha rahat dolaşıp manastırın bulunduğu yükseklikten gözlem yapabilme imkanını buluyoruz. Terasında o yükseklikte, o atmosferde insan bir başına, bir kendisi. İç huzurunu yakalayıp, yaradanına sığınacağı mükemmel ortam bundan daha güzel bir yer olamaz herhalde.
Rousanou Manastırı
Arabayla Meteora–Kalampaka Seyahatinde ikinci gittiğimiz manastır Anapafsas Manastırından görünen Rousanou Manastırı.
16. Yy’ın sonlarına doğru yapılan manastır II. Dünya Savaşında ağır hasar almış ve Almanlar tarafından yağmalanmış. Kadınların erişimine yasak olan manastır, onarımı ve suyun temininde halkla birlikte çalışan Kastraki Kasabasından sevilen bir rahibeye şükran olarak rahibelere de açılmış, 1988’de ilk rahibeler manastıra gelmiş. Aziz Barbara Manastırı olarak bilinmesine rağmen manastıra neden “Rousanou” isminin verildiği de bilinmiyor. Bir zamanlar keşişlerin halat merdivenler ve ağlarla tırmandıkları manastır şimdi merdivenler ile kolay ulaşılır hale getirilmiş yine bir kayalıktan uzanan 1868’de yapılan ahşap köprüsü ise 1930’da sağlam bir köprü ile değiştirilmiş. Manastırda duvar resimleri, ahşap ikonlar yanı sıra yine eşsiz bir manzara sizi bekliyor.
Manastırdan bakılınca arabamızı park ettiğimiz yer bir hayli aşağıda görülüyor.
Manastırda turla gelen turist o kadar çok ki içeride neredeyse zorlukla adım atıyorsunuz.
Büyük Meteora Manastırı
Arabayla Meteora–Kalampaka Gezi Rotasında üçüncü uğradığımız manastır Meteora’nın en büyük, en eski ve en çok ziyaret edilen manastırı olan Büyük Meteora Manastırı.
Adının önündeki büyük ifadesini yalnızca binalarının büyüklüğü ile değil 16. Yy’da ki önemi, manevi önceliği nedeni ile de haketmiş. 14. Yy ortalarında Aziz Athanasios tarafından kurulan, keşiş Aziz Iosaph tarafından büyütülen manastır İmparatorluk ve kraliyet bağışları ile Meteoranın en güçlü manastırı olmuş öyle ki 16. Yy ortalarında burada 300 keşiş bulunmaktaymış.
Manastır ana kilisesi, 3 şapeli, mutfağı, kileri, mahzeni, freskleri, doyumsuz manzarası ile mutlaka gezilmesi gereken manastırlardan
ancak bu güzelliği görebilmek için bir hayli çok merdiven inip binmeniz gerektiğini tekrar hatırlatalım ve derhal ekleyelim bu kadar çok merdiveni katetmenizi sonuna kadar hak ediyor.
Meteora Manastırlarının kurulma nedenlerinden biri olan düşmanları özellikle Türk olanlarını resimlerde bol bol göreceğinizi de söylemeden geçmeyelim.
Bu resimlerde Yunanistan’ın Türklerden özgürlüğünü kazanma mücadelesinde Ortodoks kilisesinin rolü vurgulamakta ve Yunanlıların İkinci Dünya Savaşı sırasında Almanlara karşı direnişleri anlatılmaktadır.
Büyük Meteora Manastırında ayin vaktini bildiren çanlar çalınmaya başlayıp ziyaretçilerin manastırı boşaltmaları gerektiği duyurulunca manastırdan ayrılıyoruz. Turistleri boşaltıp kapılarını kapatıyorlar.
Varlaam Manastırı
Büyük Meteora Manastırının açık olduğu saatleri kaçırmamak için es geçtiğimiz Varlaam Manastırına uğruyoruz.
Ancak akşam saati ve tabi ki manastır kapanmış. 1350’de keşiş Varlaam tarafından inşa edilen ölümünden sonra 200 yıl terkedilen kayaya İyonyalı iki rahip kardeş Nektarios ve Theofanes tarafından binalar tekrar inşa edilir. Meteora’nın ikinci büyük manastırıdır. Katholikon’un Ana Kilisesi’nde bulunan 15. yüzyılın ortalarında boyanmış etkileyici freskleri, Meteora’daki en iyi yerlerden biri olarak kabul edilir. Manastırda 17. yüzyılın başında uzmanlaşmış kaligrafistlerin ve kalemlerin çalıştığı tam teşekküllü bir bibliyografya laboratuvarı faaliyete geçmiş. Ayrıca bir de altın nakış laboratuarı varmış. Nektarios ve Theofanes’in mezarlarınında bulunduğu manastırda ayrıca 16. Yy’dan kalma su deposu meşe fıçı, hastane, hemşire evi, mutfak görülebilir.
Aziz Stephen Manastırı
Arabayla Meteora–Kalampaka Gezisinde gezilebilen 5. Manastır 12. Yy başlarında manastır olarak kullanılmaya başlayan, 15 yy sonlarında yeniden inşa edilen Aziz Stephen Manastırıdır. Bu manastır Meteoranın en kolay erişilebilir manastırı olup ulaşmak için merdiven çıkmak gerekmemektedir. Manastırda iki katedral bulunmaktadır. 16. Yy’dan kalan ve II. Dünya Savasında ve Yunan İç Savaşında ağır hasar gören şapel ve Aziz Charalambos’a ithaf edilen 18. Yy ana katedral. 1961’den bu yana rahibe manastırına dönüşmüştür. Manastırda çok güzel ahşap oyma işleri, 17. Yy el yazmaları, incil, haçlar, nadir bulunan kitap koleksiyonu ki bunların arasında 14. Yy’dan kalma İsveççe Sözlük Varinia Favorinou sözlüğü ve 1498’de basılmış Aristo’nun eserleri de burada bulunmaktadır.
Kutsal Teslis Manastırı
Gelelim Meteora’nın 6. Manastırı olan Kutsal Teslis Manastırına. 1458-1476 yılları arasında inşa edilen manastır 143 merdiveni ile Meteora’nın en zor ulaşılabilir manastırı olup, Roger Moore’un oynadığı James Bond filmi “For Your Eyes Only”nin bazı sahnelerinin seti olmuş.
Meteora Manastırlarının Ziyaret Saatleri 2019
Aziz Nicholas Anapafsas Manastırı (Holy Monastery of Saint Nicholas Anapafsas) Ziyaret Gün ve Saatleri:
Yaz Aylarında (01/04 – 31/10): 08:00-16:00, Cuma Günü Ziyarete Kapalı.
Kış Aylarında (01/11 – 31/03): 09:00-16:00, Pazar:09:30-16:00, Cuma Günü Ziyarete Kapalı.
Roussanou Manastırı (Holy Monastery of Roussanou) Ziyaret Gün ve Saatleri:
Yaz Aylarında: 09:00-17:00, Pazar: 09.30-17:00 Çarşamba Günü Ziyarete Kapalı.
Kış Aylarında: 09:00-14:00, Çarşamba Günü Ziyarete Kapalı.
Büyük Meteora Manastırı (Holy Monastery of the Transfiguration (Metamorphosis) of Christ (Great-Meteoron) Ziyaret Gün ve Saatleri:
Yaz Aylarında: 09:00-15:00, Salı Günü Ziyarete Kapalı
Kış Aylarında: 09:00-14:00, Salı, Çarşamba ve Perşembe Günleri Ziyarete Kapalı.
Varlaam Manastırı (The Holy Monastery of Varlaam) Ziyaret Gün ve Saatleri:
Yaz Aylarında: 09:00-16:00, Cuma Günü Ziyarete Kapalı
Kış Aylarında: 09:00-15:00, Perşembe ve Cuma Günleri Ziyarete Kapalı.
Aziz Stephen Manastırı (Holy Monastery of Saint Stephen) Ziyaret Gün ve Saatleri:
Yaz Aylarında: 09:00-13:30 ve 15:30-17:30, Pazartesi Günü Ziyarete Kapalı.
Kış Aylarında: 09:30-13:00 ve 15:00-17:00, Pazartesi Günü Ziyarete Kapalı.
Kutsal Teslis Manastırı (Holy Monastery of Holy Trinity) Ziyaret Saatleri:
Yaz Aylarında: 09:00-17:00, Perşembe Günü Ziyarete Kapalı.
Kış Aylarında: 10:00-16:00, Perşembe Günleri Ziyarete Kapalı.
Meteora Manastırları Giriş Ücreti 2019: 3 €
Meteora Konaklama
Arabayla Meteora Manastırları Gezisinde artık otele gitme vaktimiz gelmişti.
Kalampaka’da kalınacak yerler çoğunlukla otel odası. Aradığım kriterlere uygun bulduğum ev Kalampaka’ya 45 km uzaklıkta olunca onca yol gittikten sonra tekrar dağ yollarında gezmeyelim diye iptal edip Kalampaka’dan otel odası kiralamıştım.
Genellikle bir iki günlük kalmaya gelen turistlere yönelik konaklama yerleri olduğundan yiyecek, içecek alternatifi de bol olduğundan otel odalarında küçük boy buzdolapları bulunuyor. Oda ve açık büfe kahvaltı olarak booking.com’dan kiraladığımız Pineas Otel Kalampaka’nın kıyısında.
Kocaman bir havuzu, çok güzel bir bahçesi ve otoparkı var. Uzun yoldan geldiğimiz için pek tabi odamızı seçerken sessiz olmasını da tercih etmiştim. Klimalı büyük odamız Meteora kayalıkları manzaralı büyük bir balkona sahip.
Kalampaka’nın huzurlu, sessiz yaz gecesinde havuz başında hafiften Yunan ezgileri eşliğinde bahçede yapılan yürüyüş, kasabanın hafif ışıltıları arasında Meteora’nın etkileyici karaltısında balkon sefası, gün boyu yollarda olmanın verdiği yorgunluğu üzerimizden silip attı. Yolculuk güzel. Sevdiklerinle birlikte daha güzel.
Seyahat için yaptığın yatırım kendin için yaptığın en iyi yatırımdır. – Matthew Karsten-
SEVSEYDİN BENİ
Aydınlatırsa kara günlerimi
Gözalıcı ışıkları aşkın,
Mutlu bir müzikle atacak ilk kez
Hüzünlü ruhumun yüreği.
Çekiniyorum sana fısıldamaktan
Söylemek istediğim gerçeği,
Çileli bir yazgıdır sensiz yaşamak
Eğer sevseydin beni, ama ne yazık
Yok ki en küçük bir umut ışığı…
Sevseydin beni eğer, inan ki
Dinecekti gözyaşlarım ve tüm acılar,
Bir daha kalbime görünmeyecekti
Beni tedirginliğe boğan sancılar.
Benimle tanrısal hazlar içinde
Bulacaktın kendini cennet bahçesinde,
Güller süsleyecekti yaşamımızı
Eğer sevseydin beni, ama ne yazık
Yok ki en küçük bir umut ışığı…
Konstantinos KAVAFİS Şiiri (Yunanistan, 1863 – 1933)
Türkçesi: Sacide Üçer
Arabayla Avrupa Turu 2015 Yolculuğumuzun 2. Günü Sonu.
NOT: Arabayla Avrupa Turu 2015 Arabayla Manastır ve Ohrid (Makedonya)
yazım ile devam ediyor.