“Arabayla Avrupa Turu” Yürüyerek Poznan Gezisi, Gezilecek Yerler, Gezi Rotası, Gezi Notları 31 Temmuz Yolculuğumuzun 19. Günü
Yaşamdan kaçmak için değil, yaşam bizden gitmesin diye seyahat ederiz -Anonim-
Beyan Ve Yanıt
– Tanrıyı sevmek insanın kendisini sevmesidir.
Yıldızlar ve denizler en sevgili ben’le doludur
bir yastık ya da emilmiş bir başparmak kadar şirince.
– Tapanlar için pohpohlamak değildir
küçük bir çekirgenin sıcak çimene kur yapması
yalnızca olmak denilen vasfı över bu
sıradan bir biçimde, yalnızca kendisini sokmadan
aynı sınıfa.
Czeslaw Milosz Şiiri
Çeviren: İsmail Haydar Aksoy
Poznan’da II. Gün
Güzel Poznan’da Harika Birinci Gün Gezimizi ve Poznan Ulaşımı merak edenler üzerlerine tıklayarak okuyabilir.
Poznan Gezisinde ikinci günümüzün sabahı. Gece güzel, sessiz ve sakindi akşam eve döndüğümüz saatleri saymazsak. Dün akşam indüksiyonlu ocak ile tanıştık ve faziletlerini yaşadık.
Evimizin yeni sitede olduğunu yazmıştım haliyle eşyalarda yepyeni. Akşam eve dönünce yemek yapmaya koyulduk. Arabayla Avrupa Seyahatimizde kaldığımız tüm evlerde kullanılan ocakların elektrikli olmasına zamanla alışmıştık . Evleri kiralarken mutfak ekipmanlarının donanımlı olmasına dikkat etmiştim ama tenceresini tavasını da sayamıyorsunuz, kalite kontrol yapamıyorsunuz ki. Her neyse biz her ihtimale karşı yanımıza biraz mutfak malzemesi alıp çıkmıştık yolculuğa tabi. Eee… nede olsa altımızda arabamız var değil mi. Ne demiştik yazılarımızın başlangıcında. Arabayla Yolculuk Rahattır. İnsanlar evi rahatlığı için tutuyor ama herhalde bizim gibi de mutfağı kullanan olmuyordur. Adam zaten çıkmış iki, üç günlük geziye, gelmiş uçakla yemek yapmayı mı düşünecek. Yok canım.Tost makinesi, kahve makinesi tam teçhizat bulunsa da, kahvaltı etmek için. Dolayısı ile diğerleri pek önemsenmiyor.
Poznan Evimizde Boğaz Kavgası
Poznan Gezisinde bugün kavurmanın yanına pilav yiyeceğimiz tuttu, yapacağız mutlaka. Adamların tenceresinde pişiremeyince kendi tenceremizle deniyoruz olmuyor, olmuyor. Ocak bir türlü çalışmıyor. Çaydanlığımızı koyuyoruz, yok bu ocak kesin arızalı. Etimizi yalnızca ısıtacağız, biraz pirinci kavurup 10 dakikada pilav pişireceğiz ama maalesef. Tek çare Anna’ya durumu bildirip portatif bir ocak olup olmadığını sormak.
Anna tabi yine bize yes, no sonrasında yanındaki adama paslıyor, derdimizi O’na anlatıyoruz. Aradan çok geçmeden geliyor. 30-35 yaşlarında yakışıklı bir delikanlı. Ocağı kurcalamaya başlıyor yok olmuyor ocak tencerelere hala duyarsız. Zaten geç teslim aldık evi birde ocak bozuk çıktı diyoruz. Düğmeler ile oynuyor, inceliyor, yapamıyor telefon edip birisi ile görüşüyor, konuşmalardan sonra ocağın meğerse indüksiyonlu olduğu ortaya çıkıyor bu yüzden bizim tencere, tavaya bana mısın dememiş. Kendi koydukları tencereler de yanlışmış, meğerse bu indüksiyonlu ocaklarda özel tabanlı çelik tencere gerekiyormuş. Bu arada adamın Anna’nın kocası Mikolaj olduğunu, telefonda Anna ile görüştüğünü, benimle telefonda Anna’nın konuşturduğu kişi olduğunu anlıyoruz. Adam evine alınan ocaktan bihaber. Bu zamana kadar bizim gibi yemek yapayım diye didişen birisi de olmamış ki kiracılarından nasıl bilsin.
Başka Ev, Başka Mutfak, Başka Ocak
Beni malzemelerim ile birlikte aynı sitede bulunan ikinci dairelerine götürüyor, orada normal elektrikli ocak var. Pilavımı bir güzel yapıyorum bak gördün mü sen nohutu almaya unutmuşum. Pilavı hallettim ya nohutu da kusur kalsın. Arabayla Avrupa Gezi Rotamızda Mikolaj ile ayaküstü pilav muhabbet indeyiz. Biz pirinci suyu aynı anda koyup öyle yapıyoruz pilavı diyor. Birde böyle deneyin kavurarak daha lezzetli oluyor diyorum. Yapmış mıdır acaba. Bizim pilavlar güzel oluyor da neden obezite bizde aldı başını gidiyor adamların hepsi tığ gibi.
Şaka maka Avrupa’da onca yer dolaştık şişman yalnızca iki üç kişi ile karşılaştık. Onlarda belki bizden gidenlerdir. Herkes bisiklet kullanıyor bu Avrupa’da. Adamlar dört kişi gidiyorsa tatile arabasının üstüne dört bisiklet bağlayıp gidiyor. Şehirlerde bisiklet yolları vızır vızır eğer yanılıp da yaya yolu yerine bisiklet yoluna girerseniz vay halinize. Hemen tepki gösteriyorlar. Birde öyle kurallara uyuyor ki ebeveynler caddenin kenarında yer alsa dahi bisiklet yolu, çocuğunun kaskını giydirip gönül rahatlığı ile sürdürüyor bisikletini. Her neyse spor, hareket onlara, hantallık da bizlere. Gelelim bizim pilava. Pilavımız bir güzel pişiyor. Üstüne Mikolaj birde ocağa uygun tencere veriyor bana. Aksaklıktan dolayıda özür diliyor, bende yardımları için teşekkür ediyorum iyi akşamlar deyip ayrılıyoruz. Poznan’ın birinci gününü böyle güzel tatlı anılarla hatırlıyoruz. Siz geziniz sırasında bizim gibi acemilik yaşamayasınız diye yazıyorum. İndüksiyonlu ocaklarda kullanılan tencerelerin mıknatıslanma özelliğine sahip çelik tabanlı tencere olması gerektiğini aklınızın bir köşesinde bulundurun.
Poznan Keçilerinin Gösterisi
Araba ile Avrupa Seyahatinde Poznan’da ikinci günümüzde tam öğlen üstü Poznan Eski Şehir Meydanında olmalıyız. Keçilerin gösterisi yalnızca günde bir kere öğlen 12 de oluyormuş çünkü. Ona göre evden vakitli çıkıp Yürüyerek Poznan Gezisi ne meydana giderek başlıyoruz. Poznan Kent Tarihi Müzesinin önünde kalabalık birikmiş, heyecan ile kuleye bakıp gösterinin başlaması bekleniyor. Saat 12’yi gösterdiğinde saatin üstündeki kapak açılıyor ve içerden alkışlar arasında iki beyaz keçi çıkıp oniki kez toslaşıyor. Bir trompet sesi yayılıyor bu esnada. Poznan Keçilerinin toslaşması bitip yerlerine girerken trompetçi trompetine üflemeyi sonlandırıp selam verip gözden kayboluyor. İşte heyecanla beklenen gösteri bu.
Poznan Gezi Notları; hikayesine gelirsek, Büyük Poznan yangınından sonra Poznan Belediye Binası yeniden inşa edilir. Kulesindeki saatin açılışı için bir eğlence ve yemek düzenlenir, önemli kişiler davet edilir. Genç aşçı davet için pişirdiği canım geyik etini, meydandaki diğer eğlenceleri seyrederken unutup yakınca telaş başlar. Korkan yamak yakındaki çayırdan iki teke getirir. Keçiler başlarına gelecekleri sezer, yamağın elinden kurtulup Poznan Belediye Binasının Kulesine kaçar ve orda toslaşmaya başlar. Keçilerin bu kavgası meydana toplanmış halkı ve diğer davetlileri çok eğlendirir. Belediye Başkanı da hem aşçıyı affeder hemde kule saatine bu olayın hatırlanması için keçilerin toslaştığı mekanizmayı ekletir. Arabayla Avrupa Gezisinde bir diğer rivayet ise binanın gözcüsünün oğlu tarafından iyileştiren kuzgun dile gelir. Kuzgunlar Kralı olduğunu, yardıma ihtiyacı olduğunda trompete üfleyip kendisini çağırmasını söyler. Günün birinde şehre düşmanlar saldırınca çocuk trompeti üfler, bir kuzgun sürüsü de gelip düşmana saldırır, şehir kurtulur.
Poznan Gezi Rotası nda biz keçileri izlerken ev sahibimizden bir mesaj geliyor. Bize ufak bir hediyeleri olduğunu eve uğrayıp bize vermek istediklerini belirtiyorlar. Dışarıda olduğumuzu, şehri dolaştığımızı, eve gelince arayabileceğimizi yazıyoruz.
Poznan Meydan’ından kısa bir video.
Poznan Gorka Sarayı
Poznan Gezi Rotası üzerindeki Poznan Meydanını dolaşıp Wodna ve Świętosławska sokaklarının birleştiği köşe başına geliyoruz. Wodna’ya girişte Poznan Arkeoloji Müzesi( Muzeum Archeologiczne w Poznaniu) bulunuyor. Arkeoloji Müzesinin binası 1544-1548 yıllarında Wielkopolska valisi Andrzej Górka için konut olarak yapılan Poznan Gorka Sarayı imiş.
Poznan Fara Kilisesi (Lesser Basilica of St. Stanislaus -Bazylika Mniejsza Św. Stanisława Biskupa)
Poznan Gezilecek Yerler; Świętosławska sokağına girerseniz pembe renkli Polonya’daki Barok Mimarinin en güzel örneklerinden biri olan Poznan Fara Kilisesini görürsünüz.
17. Yy da Cizvit tapınağı olarak yapılan kilisenin içi de çok güzel. Ayin ve ibadet sırası hariç sabah 6:00 ile akşam 8:00 saatleri arasında gezilebiliyor.
Poznan Gezi Rotası nda bizim için Fara Kilisesi süprizlerle dolu. Birinci sürpriz kilisede Osmanlı Padişahı Genç Osman’ın (II. Osman) büyük boy yağlı boya resmi olduğunu tahmin ettiğimiz tabloyu görmek oluyor. Yanılıyorsam ve bir bilen varsa söylesin. Daha 14,5 yaşında iken tahta oturan genç ve zeki padişah II. Osman. Kendini kamuoyuna ispat edebilmek için saltanatının 3. Senesinde Lehistan’a Hotin seferini düzenler. Büyük umutlar ile çıkılmış sefere. Ancak uçsuz bucaksız kuzey steplerinde kesin bir başarı kazanmak çok zormuş nitekim bir yıl sonra başarı kazanmadan yalnızca anlaşma yapılarak dönülmüş. Bu sefer genç padişahın ümitlerini söndürse de kısa süre içinde devletin gücünü ve askerin durumunu anlamasını sağlamıştır. Yozlaşan Kapıkulu Sınıfını ortadan kaldırmak ve Anadolu’dan asker toplamak istemiş. Niyeti anlaşılınca 1622’de dramatik bir şekilde katledilmiştir. Eğer yaşayıp istediği yenilikleri yapabilmeyi başarsa idi tarihin akışı çok farklı mı olurdu ki?
Poznan Gezilecek Yerler inden Belediye Binasındaki keçileri seyredip sonrasında yine meydanın renkli atmosferinde kendimizi kaybettik. Tabi bu arada Fara Kilisesinde yaz boyunca saat 12.15 de düzenlenen org konserini kaçırmışız. Perşembe günleri de saat 20.00’de varmış. Bilin bakalım ikinci sürpriz ne? Bugün günlerden Perşembe… Evet çok şanslıyız akşam yine bu meydana gelip Fara Kilisesindeki org konserinde Bach’ın muhteşem eserlerini dinleyebileceğiz.
Kolegiack Meydanı ve Poznan Keçileri
Fara Kilisesinin önündeki yoldan Yürüyerek Poznan Gezisi ne devam ediyoruz. Binalar sanki kilisenin devamı binalar gibi pembe beyaz renklerde. Ama bu yapılar Poznan Belediye Sarayı’na ait binalar (Urząd Miasta Poznania). Belediye Binasının önündeki Kolegiack Meydanında şehrin simgesi sevimli keçilerin heykelleri çıkıyor önümüze.
Yoldan devam edince meydandan gelen Wodna sokağının devamına çıkıyoruz. Amacımız Poznan Katedral Adası’na (Ostrów Tumski) Poznan’ın birbirinden güzel sokaklarında kaybolarak gitmek.
Poznan’ın Şirin Sokakları
Poznan Gezi Rotası nda çevredeki sokaklara dalıp çıkıyoruz.
Sevimli kafeler, dükkanlar, mağazalar, müzik enstrümanları imalatçıları her biri birbirinden güzel.
Poznan Gezi Rotası yolumuzun üstünde Poznan sokaklarında Grafitti Sanatının enfes örnekleri ile karşılaşıyoruz.
Sokak sanatına örnek 2011 Dış Mekan Festivalinde Hollandalı sanatçı Jeroen Erosie tarafından Londra, Berlin, Paris’te yaptığı eserler dizisinin dokuzuncusu olarak yaptığı ‘Horror Vacui’ (Boş Mekan Korkusu) eseri yolumuza çıkıyor
Poznan Assisili Aziz Francis Kilisesi( Kosciol św Franciszka Serafickiego)
Poznan Gezi Rotasında Wodna Caddesi Garbary Caddesi ile kesişiyor ve ileriye doğru Grobla Caddesi olarak devam ediyor. Grobla Caddesinde sağa doğru dönerseniz ilerde Poznan Assisili Aziz Francis Kilisesinin kuleleri gözünüze çarpacaktır.
15. Yy’da ahşap şapel ve manastır olarak yapılan daha sonra gotik olarak yapılan ibadethane İsveçliler tarafından yakılmış, 17. Yy’da Aziz Francis’e adanarak yapılan Barok kilisenin iki kulesi Jan Adam Stier tarafından tasarlanmış. Kuleler ve ön yüzüne aziz figürleri 18. Yy’da eklenmiş.
Sabah 06:30 da açılan Poznan Assisili Aziz Francis Kilisesi hafta içi 19:00 Pazar günü 21:30’a kadar açıktır ve yine uyaralım ayin sırasında gezilmemesi rica ediliyor.
Poznan Protestan Bütün Azizler Kilisesi (All Saints Church-Kościół Wszystkich Świętych)
Poznan Gezilecek Yerler Grobla Caddesinden devam ederseniz ilk köşe başında geleceğiniz yer ise Poznan Bütün Azizler Kilisesidir. Höhne’nin tasarlamış olduğu, 18. Yy’da yapılmış, Kutsal Haç’a adanmış Protestan kilisesi. Geç Barok ve Neoklasik tarzda ki kilise 1945’den itibaren Roma-Katolik Kilisesidir.
Poznan Gezi Rotası kilisenin önündeki Mostowa Caddesinden devam edince Międzymoście Meydanı ve ilerisinde Chwaliszewo Caddesi. Caddenin başındaki çarmıha gerilmiş İsa figürü doğru yolda olduğumuzu söylüyor. Nitekim caddede biraz yürüyünce adadaki kilisenin kulelerini görüyoruz.
Poznan Katedral Adası Ostrow Tumski
Poznan Gezilecek Yerler; Ostrow Tumski Adasına geçmek için Warta Nehri üzerindeki Cesur Bolesław Köprüsünden geçiyoruz. 967-1025 yılları arasında yaşayan Cesur Boleslaw ilk taçlı Polonya kralı. Araçlar için iki şerit gidiş, iki şerit geliş ortalarında tramvaylar için yol var. Kenarlarda da yine yaya ve bisiklet yolları bulunuyor. Warta nazlı nazlı süzülerek akıyor, nehrin iki yanında uzanan çok geniş bir alan yeşil alan olarak bırakılmış. Manzara nefis. Poznan Gezi Rotası üzerindeki Katedral Adası (Ostrów Tumski), Warta’nın ve kolu Cybina arasında kalmış adadır. Yürüyerek Poznan Gezisi nde Boleslaw Köprüsünü geçer geçmez Katedral’e solda yol ayrılıyor ve bahçesine giriyoruz.
Poznan Gezi Notları na göre Poznan Katedral Adasındaki ilk mustahkem yerleşimin tarihi 8.,9.yy lara uzanıyor. 10. Yy da ada Polonya Devletinin ilk yöneticileri olan Piast Hanedanlığının en önemli siyasi merkezi olmuş.
Katedralin bahçesine girdiğinizde soldaki ilginç ilk bina geç 16. Yy Gotik Poznan Psalmodistler Evi. 12 ilahi (mezmur) okuyanlar için adanın gelişimine çok büyük katkıları olan piskopos, avukat, diplomat Jan Lubrański yaptırmış.
Sonraki bina Aziz Mereym’e adanmış Poznan Bakire Meryem Kilisesidir (The Church of Our Lady in Summo- Kościół Matki Boskiej w summo). Yine Poznan Gezi Notları mıza göre 15. Yy ortalarına doğru Geç Gotik mimari ile yapılmış. Cesur Bolesław’ın babası Polonya Dükü Mieszko I ile evlenen ve Polonya’nın Hıristiyanlığı kabul etmesinde etkin rol oynayan Bohemya Prensesi Dobrawa tarafından yaptırılmış.
Sağ tarafta kalan binalar dini objeler satış yeri (Paramentum), restoran, Büyükşehir Mahkemesi, Başpiskopos Sarayıdır.
Yolun kenarında Katedral yapılarının bir maketi, ilerisinde Papa John Paul II’nin heykeli bulunuyor.
Poznan St.Peter ve Paul Katedrali (Archcathedral Basilica of St. Peter and St. Paul, Poznań -Bazylika Archikatedralna św. Apostołów Piotra i Pawła)
Poznan Gezi Rotası nda adanın adını aldığı Poznan Katedrali adanın en dikkat çekici yapısı. Çevresinde dini yapılar sıralanmış. 72 m uzunluk, 56 m genişlikteki katedralin geçmişi 968 yılına uzanmaktadır. Yıllar içinde bir çok kez yerle bir olsa da yüzyıllar boyunca yeniden ve yeni şekillerde yapılmış. Barok, Neo- Klasik ve son olarak Gotik olarak günümüze ulaşmıştır.
Poznan Gezilecek Yerler; Katedralin içinde farklı stil ve formda 12 şapel bulunmaktadır. Bunlardan biri Kutsal Ayin Şapeli. Şapelde Gorka ailesine ve Papa Benedykt Izbieński’ye ait mezar taşları bulunuyor. Eski Wrocławska Şehir Kapısından getirilen haçın bulunduğu Barok Altar gibi Rönesans Sanatına ait seçkin örnekler de var şapelde.
Bir diğer şapel ilk Polonya krallarının mezarları, kral 1. Mieszko ve kral Bolesław Chrobry’nin lahitleri ve bronzdan anıtları olan Altın Şapeldir. Ayrıca Ressam January Suchodolski’ye ait Polonya’da Katolikliğe ön ayak olan olan 1. Mieszko’nun Pagan putlarını parçalarken gösteren resmi de burada. Poznan Gezi Notları Slaska Gora’lı sanatçılar tarafından yapılan yaldızlı sunağın XIV. Yydan kalma olduğunu yazıyor. Büyük vitray pencereler ve dev 52- boru org ise ülkenin en eski katedralinin yeni olan unsurlarıdır.
Polonya Gezi Rotasındaki Katedral hafta içi 1 Nisan ile 15 Kasım arası yaz sezonunda 9:00-18:00 saatleri arası, 16 Kasım-30 Mart arası kış sezonunda 9:00- 16:00 arası açıktır. Ayin ve ibadet esnasında gezilemez. Katedralin panaromik görüntüsü için tıklayın
Poznan Lubrański Academisi (Akademia Lubrańskiego)-Poznan Başpiskoposluk Müzesi (Muzeum Archidiecezjalnego)
Yürüyerek Poznan Gezisi; Katedralin bulunduğu meydandan Lubrański sokağından kuzeye doğru yürürseniz Poznan Lubrański Academisinin tuğladan binasını görürsünüz. Poznan Gezi Notları Piskopos Jan Lubrański tarafından 1518 yılında kurulan Polonya’nın ilk modern hümanist üniversitesi olduğuna işaret ediyor. 2007 yılından bu yana Poznan Başpiskoposluk Müzesi olarak kullanılmaktadır. Müzede dini resim ve heykeller yer alıyor. Laik ve ruhban şahsiyetlerin portreleri, Polonyalı soylularının dini ayinlerde giydikleri giysi ve takılar sergileniyor. Müzenin sergilenen en önemli objelerden birisi Papa tarafından Piskopos Jordan’a hediye edilmiş Aziz Peter’ın kılıcıdır. Efsaneye göre Aziz Peter İsa Peygamberin tutuklanışı sırasında buna engel olmak istemiş. Bu kılıç ile Yahudi Başrahibi Caiaphas’ın memuru Malchus’un kulağını kesmiştir.
Poznan Başpiskoposluk Müzesinin Ziyaret Saatleri:
Salı- Cuma: 10:00-17:00,
Cumartesi: 9:00-15:00,
Pazar, Pazartesi ve resmi tatillerde kapalı
Poznan Başpiskoposluk Müzesi Giriş Ücreti 2019: Tam: 10,00 pln, İndirimli: 7,00 pln
Poznan Gezi Notları Müzenin önündeki heykelin Polonya’nın ünlü Rönesans Şair Jan Kochanowski olduğunu yazıyor. 1884 yılında şairin 300. ölüm yıl dönümü için yaptırılan anıt heykelmiş.
Başpiskoposluk Arşiv Binası (Archiwum Archidiecezjalne w Poznaniu) ve Poznan Arkeoloji Müzesi (Rezerwat Archeologiczny Genius Loci)
Yürüyerek Poznan Gezisi; Sağa dönüp Ignacy Posadzy sokağından ilerlerseniz soldaki bina Başpiskoposluk Arşiv Binası . Geçince yeni yapı Poznan Arkeoloji Müzesi binalarından birisi yer alıyor. Müzede 10. Yydan günümüze arkeolojik kazılarda ortaya çıkan Piast Hanedanlığından bu yana ahşap ve taş savunma unsurlarına yer verilmiş. Ayrıca Orta çağ mühendisliğinin örnekleri sergilenmektedir.
Müze; Pzt: Kapalı
Sa, Çar, Perş: 10.00-16.00
Cu, Crt:10.00-18.00
Pz: 10.00-15.00
Poznan Arkeoloji Müzesi Giriş Ücreti 2019: Tam: 6 pln, İndirimli: 4 pln, sesli rehber: ücretsiz. Pazar günleri ücretsiz.
Poznan Kapısı Müzesi (Brama Posnania)
Yürüyerek Poznan Gezisi nde devam edince sokak Dziekańska sokağı ile kesiliyor. Solda görünen surların kapısına yöneliyoruz. Burası Prusya savunma surlarına Cybina Nehri üzerindeki modern bir köprü ile bağlanan Poznan Gezilecek Yerler den Poznan Kapısı Müzesi. Modern stilde yapılan ve Katedral Adasının bin yıldan öteye uzanan tarihinin multimedya ve interaktif sunumlar eşliğinde anlatıldığı müze.
Müze; Pazartesi: Kapalı
Salı- Cuma: 09:00-18:00 (Son giriş 17.00)
Cumartesi, Pazar: 10.00-19.00 (Son giriş 18.00)
Poznan Kapısı Müzesi Giriş Ücreti 2019: Tam: 18 PLN,
İndirimli: 12 PLN,
Aile (2 büyük+16 yaşa kadar 3 çocuk; maksimum 5 kişi): 36 PLN,
Grup (10kişi+): 11 PLN/kişi
Katedral Adası Birleştirilmiş Bilet 2019: Tam: 21 PLN,
İndirimli: 13 PLN
Aile (2 büyük+16 yaşa kadar 4 çocuk; maksimum 6 kişi): 39 PLN
Grup (10kişi+): 12 PLN/kişi
Müzeye geçilen kapalı köprüden bakılınca nehrin üzerinde Katedral Adasını Śródka İlçesine bağlayan 2007 yapımı Poznan Piskopos Jordan Köprüsü (most Biskupa Jordana) görülüyor.
Yürüyerek Poznan Gezisi ne Jordan Köprüsünden devam eden Ostrówek Caddesinden Śródka’nın Kent Meydanına çıkılır. Bir zamanlar Polonya Krallığının en küçük şehriymiş Śródka. Poznan Gezilecek yerler den Śródka Kent Meydanında şu yapılar yer alıyor.
16. Yy dan kalma Gotik Aziz Margaret Kilisesi (Church of St. Margaret the Virgin- Kościół pw św Małgorzaty Panny i Męczenniczki)
Günümüzde müzik okulu olarak hizmet veren 18. Yydan kalma Poznan Filipililer Manastırı (Philippians’ Monastery- Katedralna Ogólnokszałcąca Szkoła Muzyczna I Stopnia).
Katedral Adasındaki Yürüyerek Poznan Gezisi adanın sessiz, sakin ve güzel sokaklarında sürüyor. Şimdilerde papazların ve rahibelerin yaşadıkları bahçeli evler var burada. Bu gün Poznan Gece güzelliğini yaşamak için evimize mümkün olduğunca geç vakitte dönmeyi düşünüyoruz. Şehir merkezinde damağımıza uygun bir tat arıyoruz maalesef bulamıyoruz. Öyle ki yazıları ve vitrininde sergiledikleri bize pek yabancı olmayan, garsonunun da Türk olduğu dükkanda da yiyeceklerin görünüşü hoşumuza gitmiyor. Biz de Malta Gölünün kenarındaki Galeria AVM’de amcamızın tavuklarını bulabileceğimizi öğrenip düşüyoruz yollara. İyi ki de düşmüşüz. Poznan Gezilecek Yerler arasında ismi geçen Galeria’nın üst katında harika bir göl manzarası eşliğinde karnımızı doyuruyoruz. Arabayla Avrupa Turu Maliyetleri açısından Polonya gezdiğimiz ülkeler arasında konaklama, yiyecek, içecek, yakıt, alışveriş kısacası tatilin hesaplı olduğu ülkelerden.
Poznan Malta Gölü (jezioro Maltański)
Poznan Gezi Notları Malta Gölünün 1952 yılında Cybina sularının düzenlenmesi ile oluşturulmuş yapay bir göl olduğunu yazıyor. 67 hektarlık gölün çevresindeki yeşil alan Poznanlılara hafta sonlarında güzel bir gün geçirmek için çok güzel olanaklar sağlıyor.
Poznan Gezisinde güzel izlenimler bırakan göl, çevresinde parklar, yürüyüş, bisiklet yolları, oteller, restoranların bulunmasının yanısıra bir çok aktivitenin yapılabildiği bir yer. Malta Gölünün yolu Warta Nehrini atlayıp Poznan Teknoloji Üniversitesinin yanından geçiyor. Giderken olduğu gibi dönerken de Warta’nın enfes görüntüsünün tadını çıkarıyoruz.
Stary Browar
Yürüyerek Poznan Gezisi; Warta Nehrini bu kez Aziz Roch köprüsünden (most świętego Rocha) geçiyoruz. Kazimierza Wielkiego ve devamında Krakowska caddesini izleyerek Poznan Gezilecek Yerler listesindeki Stary Browar AVM’ye geliyoruz.
Poznan Gezi Rotası ; Yolumuzun üstünde Corpus Christi Kilisesinin (Kościół Bożego Ciała) yanından geçiyoruz. Bugün bu ikinci AVM oluyor geldiğimiz. Arabayla Avrupa Turunda AVM lerden mümkün olduğunca kaçtığımızı biliyorsunuz artık. Peki buraya niye geldik öyleyse? Stary Browar binasının özelliğinden dolayı tabi ki. Poznan Gezi Notları na göre burasının önemi tarihi geçmişine dayanıyor. 1844 yılından 2003 yılına dek Huggerów Bira Fabrikası olarak hizmet vermiş yapı. 2003 yılında ise Poznan’ın ekonomik rönesansını gösteren sanat, eğlence ve alışveriş merkezine dönüştürülmüş. Dünyaca ünlü Polonyalı Heykeltraş Igor Mitoraj‘ın heykeli alışveriş merkezini süslüyor.
Old Marych figure
Yürüyerek Poznan Gezisi nde Stary Browar’ın yanındaki Półwiejska Caddesinden Eski Şehir Meydanına dönmek için yola çıkıyoruz. Wiosny Ludów Meydanına geldiğimizde yine Poznan’ın sevimli heykellerinden biri olan ihtiyar bisikletli figür çıkıyor yolumuza.
Yaşlı Marych. Poznan Gezi Notları Aktör Marian Pogasz’ın 1983-1999 yılları arasında radyoda yerel aksanı ile canlandırdığı hayali bir kahraman olduğunu söylüyor. Bisikleti ile şehirde dolaşan ihtiyar adam halkı gözlemler ve siyasi konularda eleştiriler yaparmış. Aktörün ölümünün ardından Poznan Keçilerinin sanatçısı Robert Sobocinski tarafından 2001’de bronz döküm olarak yapılmış.
Artık konseri kaçırmamak için acele edip meydandaki Fara Kilisesine gitme vakti. Kilisenin güzel atmosferinde org konserini dinlemek müthiş. Ruhumuzu besleyip, kulaklarımızın pasını da sildikten sonra meydanda oturmak için bir yer seçip Ağustos’un bu son gecesinde muhteşem bir Poznan Meydanı manzarası eşliğinde evliliğimizin yıl dönümünü kutluyoruz.
Arabayla Avrupa Turunda İyi ki Evliyiz… İyi ki Birlikteyiz… İyi ki Geziyoruz… İyi ki Poznandayız…
Yolcu, kalbe yürü, orada seyret, orada gez dolaş. -Hz.Mevlana-
MUTLU BİR HAYAT
Bereketli hasatların olduğu yıllara rastladı yaşlılığı.
Ne depremler vardı, ne kuraklık, ne de sel baskınları.
Sanki bir düzene girmişti mevsimlerin değişmesi,
Yıldızlar daha parlak, güneş daha güçlüydü.
En uzak illerde bile savaşlar sürmüyordu artık.
Birbirleriyle dost geçinen kuşaklar yetişmişti.
Alay konusu olmaktan çıkmıştı insanın akılcı yanı.
Acı geliyordu ona böyle yenilenmiş bir dünyaya veda etmek.
Utanç ve kıskançlık duyuyordu kuşkusundan,
Yaralı belleği de kendisiyle yok olacak diye mutluydu.
Ölümünden iki gün sonra bir kasırga kavurdu kıyıları.
Yüz yıldır sönmüş duran yanardağlardan dumanlar tüttü.
Lavlar yayıldı ormanlara, bağlara, kasabalara.
Ve savaş başladı adalardaki bir çatışmayla.
Czeslaw MILOSZ Şiiri (Çeviri : Cevat ÇAPAN)
Araba ile Avrupa Turunda Yolculuğumuzun 19. Günü Sonu Poznan Gezilecek Yerler Bitti.
Bir Sonraki Yazım